"Kaftancıoğlu kararı ile Anayasal hak ve özgürlükler rafa kaldırılmıştır"

CHP Konya İl Başkanı Bektaş, partisinin İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında Yargıtay'ın verdiği karara tepki göstererek, ülkemizde yargının vesayet altında olduğunu savundu

CHP Konya İl Başkanı Barış Bektaş, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na yapılan hukuksuzluğu kınayarak, "Partimiz İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu’na karşı yapılan hukuksuzluk, ülkemizdeki anayasal hak ve özgürlüklerin rafa kaldırıldığının bir kanıtıdır" dedi.

Gadevat parkında düzenlenen basın açıklamasında CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında Yargıtay tarafından verilen onama kararının yanlış olduğunu vurgulayan Bektaş, ülkemizin hukuk ve adaletin katledildiği, karanlık, despotik bir dönemden geçtiğini söyledi.

Bektaş, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Tek adam rejimi tarafından yaratılan bu karanlık dönemde, İstanbul İl Başkanımız, yol arkadaşımız Canan Kaftancıoğlu’na, Yargıtay tarafından verilen onama kararı, aynı zamanda Türkiye’de hukukun üstünlüğünün, yargı bağımsızlığının ve en temel Anayasal hak ve özgürlüklerin rafa kaldırıldığının kanıtıdır. Saray rejimi İstanbul başta olmak üzere, kaybettiği belediyelerin halen hazımsızlığını yaşıyor. Bu hazımsızlığın, yerel seçimlerden sonra, iktidarını kaybedeceği korkusuna dönüştüğünü görüyoruz, yaşıyoruz. Saray rejimi, iktidarını kaybedeceği korkusuyla toplumun her kesimindeki despotik baskılarını giderek artırıyor. Ancak korkunun ecele çaresi yok. Çare millettir, demokrasidir, sandıktır.

Ekonomiden dış politikaya, her alanda ülkemizi ekonomik ve siyasi uçuruma sürükleyen, halkla dalga geçen, gündelik popülist politikalarla varlığını çaresizce sürdürmeye çalışan iktidarın, kaybetme korkusu yol arkadaşımız Canan Kaftancıoğlu’na verilen ceza ve siyaset yapma yasağı ile vücut buldu. O nedenle yasaların, bilimin, sanatın, insan haklarının rafa kaldırıldığı bu karanlık ortamda, 2019 yılındaki Ağır Ceza Mahkemesi kararına nasıl şaşırmadıysak, Yargıtay kararına da şaşırmadık. Çünkü biliyoruz ki, kamuoyu vicdanını yaralayan ve adalete olan güveni bir kez daha sorgulatan bu kararın kaynağı hukuk değil Saray rejimidir. Ülkemizde hukuk vesayet altındadır. Adalet yok edilmiş, anayasa rafa kaldırılmıştır. İstanbul İl Başkanımız, Canan Kaftancıoğlu hakkında verilen karar da, hukuk ve adalete göre değil, Sarayın vesayetçi rejiminin diliyle yazılmıştır. Bu karar, hukuksuz bir karardır. Millet adına verilmeyen bu karar, vicdan sahibi tüm kalplerde hükümsüz olacaktır. Bu hukuksuzluğun muhatabı sadece Canan Kaftancıoğlu değil, tüm Türkiye’dir.”

BİZ İKTİDARA GİBİ MAĞDUR EDEBİYATI YAPMAYACAĞIZ

Bektaş, iktidar gibi mağdur edebiyatı yapmayacaklarına dikkat çekerek, “Biz Cumhuriyet Halk Partisi ailesi olarak kökeni Kuvayı Milliye’ye dayanan büyük bir davanın evlatlarıyız. Bizim davamız demokrasi, hak, hukuk ve adalet davasıdır. Bizim davamız açlığa, yoksulluğa, haksızlığa karşı olanların davasıdır. Bu nedenle mücadelemiz bu ülkeyi aydınlığa çıkarma mücadelesidir. Mücadelemiz haktan, hukuktan, adaletten yana olanların mücadelesidir. Biz onlar gibi “mağdur edebiyatı” yapmayacağız, mağrur duruşumuzu, onurlu duruşumuzu sonuna kadar sürdüreceğiz. Her türlü hukuksuzluğun karşısında durduğumuz gibi, bunun karşısında da dimdik duracağız. Bizler, Canan Kaftancıoğlu’nun yol arkadaşları olarak hukuksuz tüm kararları tanımadığımız gibi bu kararı da tanımayacağız. Yol arkadaşımız Canan Kaftancıoğlu’nun uğradığı hukuksuzluk ortadan kalkıncaya kadar, adalet yeniden tesis edilene kadar durmayacağız, susmayacağız. Zulmün, zorbalığın hesabı soruluncaya kadar tüm demokratik direncimiz ve gücümüzle bu haksızlığın karşısında dimdik duracağız. Haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe 21 Mayıs’ta İstanbul’dan Maltepe’den, Sayın Genel Başkanımızın 25 günlük tarihi hak, hukuk, adalet yürüyüşünü noktaladığı o meydandan hep birlikte tek yürek tek ses olarak dur diyeceğiz. İstanbul’dan yükselen güçlü sesimizle ucube Saray rejiminin ülkemizi uçuruma sürükleyen yönetim anlayışına dur diyeceğiz. Sayın Genel Başkanımızın dediği gibi, hiç endişe etmeyin, zalimin zulmü karşısında asla geri adım atmayacağız. Yüreğimizle, aklımızla, mantığımızla ve halka duyduğumuz sevgiyle yolumuza devam edeceğiz. Adalet bu ülkeye ya gelecek ya gelecek! Canan yüreklidir, Canan cesurdur, Canan bizimdir. Canan Türkiye’dir” diye konuştu.