Kredi kartı aidatınızı geri alabileceğinizi biliyor musunuz?

Tüketici Hakem heyeti, bir müşterinin başvurusu üzerine 'aidatsız kredi kartı seçeneği sunmayan' bankanın aidatının iadesine karar verdi. Kararın ardından milyonlarca kredi kartı sahibi, haklarını araştırmaya başladı. Peki aidatınızı nasıl alacaksınız? İşte detaylar…

İstanbul'da bir bankanın kredi kartı müşterisi, kredi kartı alırken ‘aidatsız kart seçeneği sunulmadan’ verilen karta yansıtılan 473 liralık aidat ücretini geri alabilmek için tüketici hakem heyetine başvurdu. Mahkeme tarafından haklı bulunan müşteri, aidatını geri aldı.

Kart aidatı iadesinde yaşanan bu gelişmenin ardından Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, bankaların tüketicilerden kredi kartı aidatı alma hakkının 2014 yılına kadar olmadığını, bankaların 2014'te çıkan kanunla bu ücreti alma hakkı kazandığını belirterek, itiraz hakkı bulunan tüketicilerin hakem heyetine başvurarak, parasını geri alabileceğini söyledi.

Hakkın kazanılması için kanunda bazı şartlar sunulduğunu anlatan Şahin, "Dendi ki tüketiciye iki alternatif sunacaksınız; birisi aidatlı kredi kartı, diğeri aidatsız kredi kartı. Aidatlı kredi kartı dediğimiz şu an taksit yapılabilen, bankalar tarafından çeşitli hediyelerin verildiği kredi kartları. Bunun aidatı var ve bankalar kendi belirledikleri miktarlara göre aidat alıyor. Diğeri de aidatsız yalın kart dediğimiz ve herhangi bir taksit imkanı olmayan, bankanın bir hediye vermediği kredi kartı. Tüketici bu konuda bilgilendirilmek zorunda ve kendisi tercih etmeli yalın ya da aidatlı kartı" dedi.

“10 SENELİK AİDAT İADESİ ALABİLİRSİNİZ”

Aidatlar üzerine ayda ortalama 500 şikayet geldiğini dile getiren Şahin, aidatsız ya da aidatlı kredi kartı seçeneğinin bankalarca sunulmadığı durumlarda aidatların geriye dönük 10 sene için tamamının iade edilebildiğini söyledi. 

Kartal Tüketici Hakem Heyetinin karar tutanağının gerekçe bölümünde, "Banka tarafından tüketiciye sunulan kredi kartının ilgili kanun gereği tüketicinin ücretsiz kullanımına sunulması gereken bir kart olmadığı ve mevcut sözleşmenin matbu olduğu ancak tüketicinin sözleşmenin her sayfasını okuma imkanı olmadığı ve sözleşmenin suretinin tüketiciye verilmediği anlaşıldığından tüketicinin talebinin kabulüne karar verildi” ifadeleri yer aldı.